7 Ağustos 2019 Çarşamba

Öğrenmenin Değerlendirilmesiyle İlgili 6 Yaygın Yanlış Görüş

Öğrenmenin Değerlendirilmesiyle İlgili 6 Yaygın Yanlış Görüş

Geçtiğimiz yirmi yıl boyunca, sınıfta değerlendirmenin etkin kullanımı hakkında çok fazla yazı yazıldı ve çok tartışma yapıldı. Maalesef, özellikle ortaokul düzeyinde pek çok eğitimci, modern eğitimin amaçlarına aykırı olan geleneksel uygulamalara şiddetle sarılmaya devam ediyor. Aşağıda, ölçme ve değerlendirme ile ilgili altı yaygın yanlış görüş bulunmaktadır.

1. Ölçme ve değerlendirme aynıdır.

Çok fazla insan, bilhassa eğitim alanında çalışmayanlar, öğrenci çalışmalarını ölçüyor ve yaptıklarının değerlendirme olduğunu anlatıyor. Değerlendirme, açıkça tanımlanmış öğrenme çıktılarına dayanan zamanında ve ayrıntılı geri bildirimleri içerir. Ölçme, genellikle normatif ölçütlere dayalı olarak (ancak bazen diğer öğrencilerin çalışmalarıyla karşılaştırılarak) yapılan bir çalışma parçasına not verme işidir.

2. Çoğu değerlendirme özetleyicidir.

Son yirmi yılda öğrendiğimiz gibi, değerlendirme başlı başına çok güçlü bir öğrenme aracı olabilir. Dylan Wiliam'ın yıllardır söylediği gibi, hem öğrenci çalışmalarını hem de kendi öğretilerimizi sürekli olarak değerlendirmemiz gerekiyor, böylece bir öğrenim ünitesinin sonuna geldiğimizde öğrenciler yeniden düşünme ve çalışmalarını gözden geçirme fırsatı bulur. Her ünitenin sonunda tek bir özetleyici değerlendirmeye çok fazla güvenen ve sonuçları ne olursa olsun başka bir konuya geçen çok sayıda öğretmen de vardır.

3. Değerlendirme tek yönlü bir iletişimdir, öğretmen öğrenci çalışmaları hakkında geribildirimde bulunur.

En üretken değerlendirme bir diyalog şeklinde olandır. Geleneksel ölçme ve değerlendirme modellerinde öğrenciler bir görevi tamamlarlar, öğretmen işi değerlendirir ve öğrencilere nasıl yaptıklarını ve biçimlendirici durumlarda çalışmanın nasıl iyileştirileceğini söyler. Ancak, öğrenciler çalışmalarını tartışmak için öğretmene başvurduklarında, ne yaptıkları ve neden yaptıkları hakkında öğrencilerle konuşulmalıdır. Hem öğrenci hem de öğretmen bu deneyimden çok daha fazla kazanç elde eder. Modern teknoloji, öğretmen ve öğrenci arasında iki yönlü iletişimin çok daha kolay sağlanmasını mümkün kılmaktadır. Teknolojiyi daha etkili kullanmaya başlayalım.

4. Değerlendirme not verme amaçlıdır.

Bu, eğitimde geçmiş dönemlerden kalmış en yaygın ve potansiyel olarak zarar verebilecek görüştür. Evet, final notları değerlendirme ile ilgili öğrenci ve öğretmen arasında neler olup bittiğini yansıtmalıdır.
Ancak final notuna ulaşmak için “verilen notların toplanması” birçok yönden verimsizdir.

5. Öğrenci çalışmasına not verilmelidir.

Genel durumlarda veya notların gerekli olduğu yerlerde, bu iddia doğrudur. Ancak, öğrencinin çalışmasını biçimlendirici bir şekilde kullanmayı umduğumuzda öğrencinin çalışmasına not veriyoruz; bu bir hatadır. Öğrenciler bir iş parçası üzerinde bir not (bir harf veya sayı) görür görmez, anlamlı bir geri bildirimin odağı derhal kaldırılır ve öğrencinin zihninde bu iş parçası tamamlanmış olur. Öğretmenin notları ne olursa olsun, öğrencilerin zihninde aşılması zor bir sonuçtur.

6. Ödevlerin geç yapılması durumunda, öğretmen notunu düşürmelidir.

Bunu yapmak için pedagojik olarak savunulabilir bir sebep yoktur; bu, sadece notları kullanarak davranışı
zorla değiştirmeye çalışmaktır. Ödevi/çalışmayı geç getirmenin bazı sonuçları olmasının yanlış bir tarafı yoktur, ancak notların verilmesi öğrencinin öğrenmesini yansıtmalıdır, daha fazlasını değil. Başka bir deyişle, eğer bir öğrencinin çalışması bugün 100'ü hakediyorsa, yarın teslim ettiğinde daha azını mı hak eder?




Iain Lancaster'ın yazısından özetlenmiştir.

1 Ağustos 2019 Perşembe

Bilgi Akıcılığı

Bilgi akıcılığı öğrenciler için ödüllendirici araştırmalara nasıl yol açar?

Aşağıdaki alıntılar, sorgulayıcı öğrenme ve bilgi akıcılığının gücü ile ilgili olarak Future Focused Learning (Geleceğe Odaklı Öğrenme) isimli kitaptan yapılmıştır.

Bilgi Akıcılığı; temel bilgiyi çıkarmak, anlamını ve önemini algılamak ve gerçek dünyadaki görevleri yerine getirmek için kullanmak amacıyla bilgiyi bilinçli ve sezgisel olarak tüm form ve formatlarda yorumlama yeteneğine sahip olmaktır. Mevcut olandan anlamlı bilgileri çıkarabilmek ve daha sonra bunları yapıcı olarak kullanmakla ilgilidir. Bilgi Akıcılığı sürecinin beş farklı aşaması vardır: 

Soru sorma: Mümkün olan en alakalı ve yararlı verileri elde etmek için anlamlı ve maksatlı sorular sorun. Soru sorma, çözülmekte olan problemin tamamen anlaşılmasını, etraflarında soru oluşturan anahtar sözcüklerin tanımlanmasını, beyin fırtınasını, yanal düşünmeyi, derinlemesine dinlemeyi, akıllıca bakmayı, eleştirel konuşmayı, kişisel bilgi ve deneyimi paylaşmayı içerir.

Bilgiye erişim: Birçok geleneksel ve dijital kaynaktan araştırma odağının arka planı hakkında yeterli miktarda bilgi edinin. Bu, bu bilgilerin nerede olduğunu ve onu bulmak için hangi becerilerin gerekli olduğunu belirlemeyi, arama stratejilerine öncelik verilmesini; ilgili veriler için tüm kaynakların gözden geçirilmesini-taranmasını-araştırılmasını, filtrelemeyi, akıllı notlar almayı, veri aramak için soru sorma aşamasını uygulamaya devam etmeyi içerir.

Analiz: İçeriği uygunluk ve güvenilirlik açısından analiz edin, doğrulayın ve mümkün olan en verimli uygulama için hepsini uygun şekilde düzenleyin. Bu aşama toplanan verilerin düzenlenmesi-güvenirlik çalışması-özetlenmesi, meşru ve güvenilmez kaynaklar arasında ilişki olup olmadığına dair verilerin kontrol edilmesi, gerçeğin düşünceden ayırt edilmesi, tüm bilgilerin geçerlik değerlendirmesi; anlam, fikir ve önyargıya dayalı inceleme yapılması ile ilgilidir.

Uygulama: Bilgiyi, araştırmayı yürütmek için asıl amacınız çerçevesinde kullanın. Öğrencilerimiz için bu genellikle bir deneme, rapor, sunum, deney veya multimedya projesi anlamına gelebilecek bir tür ürün yaratmayı içerir. Sadece bir tartışmaya katılarak veya başka bir bakış açısına karşı bir tartışma oluşturarak bile uygulanabilir.

Değerlendirme: Uygulamanın etkinliğini değerlendirin ve araştırmanın amacının gerçekten yerine getirilip getirilmediğini belirleyin. Araştırma sürecinin en önemli aşaması budur. Burada, topladığımız ve eleştirel bir şekilde yansıttığımız süreçler ve bilgiler hakkında sorular soruyoruz. Neyin öğrenildiğini ve neyin öğrenilmediğini, neyin işe yaradığını, neyin işe yaramadığını ve bir sonraki sefer süreç ve ürünün nasıl daha iyi hale getirilebileceğini değerlendiririz. Değerlendirme, bu yansımalar üzerinde hareket etmek, yeni öğrenmeyi içselleştirmek ve potansiyel olarak deneyimlerimizi diğer durumlara ve koşullara aktarmak için kesin bir plan yapmayı da içerecektir.


Tamamen mümkün ve kabul edilebilir olsa da, yukarıda açıklanan 5 aşamanın bilgi edinmek ve kullanmak için doğrusal bir yol olarak izlenmesine gerek yoktur. Herhangi bir dersin araştırma bileşenine girerken, öğrenciler Bilgi Akıcılığının her aşamasını, yeni bakış açıları kazandıkça önceki aşamaları gözden geçirerek, döngüsel bir süreçte kullanabilirler. Oluşturdukları şey, öğretmenler ve öğrenciler arasında ortak bir dil ve erken öğrenmeden yaşlılığa kadar devam eden bir dildir.







Lee Watanabe-Crockett'in yazısından özetlenmiştir.

 

TEK PARTİ DÖNEMİNDE HAZIRLANAN PARTİ PROGRAMLARI TEMELİNDE EĞİTİMİN UZAK HEDEFLERİ

TEK PARTİ DÖNEMİNDE HAZIRLANAN PARTİ PROGRAMLARI TEMELİNDE EĞİTİMİN UZAK HEDEFLERİ ( * ) Eğitim sisteminin yönünü belirleyen uza...